“Devriknehir’e masum bir yetim olarak geldim ve zekâmla hayatta kaldım. Beni takip edin, gölgelerde kalın ve ses çıkarmayın. İkimiz de kaçıp kurtulabiliriz.”

Yağmurun eksik olmadığı Devriknehir dünyası, ürkütücü karakterlere ve olaylara ev sahipliği yapıyor. Buraya yeni gelen Daniel Dorey de bunu çabucak keşfediyor ama daha ne olduğunu anlayamadan, kasabanın ürkütücü hikâye anlatma kültürüne doğru çekildiğini hissediyor.

Bir süre sonra da kendini korkunç bir hikâyenin ortasında buluyor…

“İyi bir kitabın en ayırt edici yanı, okumayı bitirdiğinizde bile sizinle kalmasıdır. Devriknehir’den Ürkütücü Hikâyeler kapağını kapattığınızda imgelerin zihninizde asılı kaldığı o kitaplardan biri.”